Paulo Coelho / On bir dakika isimli romanı kampta Kobo cihazım ile okuyorum.
Kampta okumak beni keyiflendirir.

Paulo Coelho / On bir dakika isimli romanı kampta Kobo cihazım ile okuyorum.
Kampta okumak beni keyiflendirir.

Haftasonu etkinliği için Bolu Mengen Şirinyazı göleti kamp karavan alanında yapılacak Türkiye Kamp Karavan Derneği kampına katılmaya karar verdik.
Etkinliğe çekici araç olarak hazır olmadığından Güçlü, Kamp Çadırı/Donanımı ile katılacağız.
Sorun değil biz sadece karavancı değil her an tekrar bu zevkleri tadabilmekle kampçıyız da…
Yıllardır bu sevdayı hiç eksiltmedik.
Yarın Güçlü’nin kışlık pabuçlarını değişeceğiz. Ve çarşıdan tamamlayacağımız bazı eksikleri tamamlayıp Cuma günü okuldan sonra Mengen yoluna düşmeyi planlıyoruz.
Tekrar görüşmek üzere…
Bursa’da kampdışı deneyimimize devam ediyoruz.
Sert bir fırtına var ve hava buz gibi.
Birkaç gün de hava kapalı gidince elektrik azlığı yaşadık. Isınmayı webasto yerine ocakla yapıyoruz.

Manzaramızda iyice kabaran dev dalgalar martılar ve geniş konaklamaya uygun alanımız.

Piri’de yaşam alanımız. Her şey bu üç metrekarede…
Yemek, dinlenme, temizlenme, giyinme, kitap okuma vs. Her şey bu alanda…

En büyük zevkimiz Trt radyo 3 dinlemek. Ayrıca belirli zamanlarda Ntv radyo dinliyoruz.
İşte bu soğukta Piri’de hayat böyle akıyor.
Çoğunlukla da müzik ve kitapla…
Merhaba Dünya,
Pir-i kamp ile Mudanya’dayız.
Bugün bir araba gezintisi yapıp Trilye, Eşkel, Eğerce, Mesudiye plajlarını gezdik. Burada düzenlenen otostop festivaline de uğradık. Festivalde malesef karavancılara özel bir alan ayrılmamıştı. Biz de zaten karavanla gitmemiştik. Büyük bir festival alanı düzenlenmiş ancak alan normaldeki festival alanları gibi düz değil eğimli bir alan seçilmiş. Bu da insanların sahneyi görmesi için uygun olabilir ama Ege’de çok festival izlemiş birisi olarak bu festival bana biraz zayıf geldi. Zira tuvaletlerin temizliği de oldukça sıkıntılıydı ama bunda festivale giden insanların temizlik konusunda alışılagelmiş tutumunun da önemli bir payı olabileceğini düşünüyorum.
Bu festival ülkenin değişik kentlerinden gençlerin gelip çevreyi tanıması için iyi olmuş bence umarım ilerleyen yıllarda yapılan festival alanı motosiklet festivallari gibi çeşitli organizasyonlarla festivalcilikten payını alır. Zira festivalcilik özellikle kırsal yerlerin geleceğe dönük tanıtımı açısından oldukça önemli bir faliyet. Yavaş yavaş ta bu faliyetlerin önemi keşfedilecektir umuyorum.
Neyse festival dışında biraz da bugünki gezimizde gördüğüm hususları paylaşmak istiyorum.
Trilye:
Trilye yat limanı her tür karavan konaklaması için son derece ideal. Zaten karavancılar da vardı. Trilye son zamanlarda hediyelik eşya satan dükkanlarını çeşitlendirmiş. Beldede restorasyonu devam eden yerler gördük. Tarihi kahvehanelerinde zevkle çay kahve içtik yine trilyemizin. Trilyede su almak için çeşmeler var, Kaset boşaltmak için tuvalet var. Trilyede bir karavancının sevebileceği her türlü imkan var.
Trilye’ye Mudanya’nın içerisinden geçtikten sonra 10 km lik virajlı bir yoldan ulaşıyorsunuz. Özellikle mudanya çıkışındaki bölüm oldukça dik ve Trilye girişi ise biraz dar. Özellikle bu noktalarda karavanla dikkatli olmak gerekir.
Eşkel:
Eşkel çoğunlukla boştu. Gayet temizdi ancak bölgede bildiğimiz manada modern kamplar yerine geçmişte barakalık durumuna dönüşmüş izbe yerler vardı. Bunların sahipleri bunları yıkıp gerçek kamp yerleri yapsa Eşkel bir alternatif turizm merkezi olabilir de. Belki ilerde gerçekten beynelminel kampçıların keyif alınacağı kamplar yapılır Eşkel’e…
Eşkel’e A101 mağazası bile açılmış. Her türlü ihtiyaca cevap verebilecek nitelikte. Eşkel sahilde birkaç karavancı da var. Karavancı dostu bir yer olduğunu da düşünmekteyim.
Söğütpınar:
Söğütpınarın sahilini çok fazla incelemedik ama yeni festival alanı doğru kullanılırsa buraya hareket getirebilir.
Eğerce:
Eğerce sahiline yol güzel otoparklar yapılmış. Her karavancıyı memnun edecek geniş ve rahat otoparklar boş vaziyette karavancıları beklemekte. Eğerce sahilinde her imkan var.
Mesudiye:
Benim de köyüm olan mesudiye köyü de biraz daha bu gelişmeleri arkadan takip ediyor. burda da daha çok yerleşimler var ve ücretli bir kamp yeri burda da mevcut değil. Ancak bölge zaten kendisi kamp yeri niteliğinde. Her yerde umumi tuvaletler halkın kullanımına sunulmuş. Suyu soğuk soğuk akan çeşmeler, her türlü ihtiyacın karşılanabileceği marketler var.
Yol durumu:
Malesef yollar biraz bozuk ve dar. Gerçekten dikkatli olmak gerekiyor yolda. Ama gidilmeyecek yollar değil. Bölgede çok adı geçmeye başlayan Trilye yanısıra özellikle karavanla yapılacak rotalara bu rota kesinlikle eklenmeli ve yurt gezilerinde bu bölgeye de vakit ayırılmalı diye düşünüyorum. İnanın bölgede çok sıcak olan güneyler kadar karavancıyı memnun edecek durumlar var.
Gelelim çekme karavanlar için söyleyeceğim noktaya. Bütün sahillerde çekme karavana uygun düz otoparklar var ve manevra sıkıntısı yok. Mudanya Çıkışında epey bir düşük vitesle çıkacağınız Yıldıztepe rampası var. Mesudiye köyünün köy yönüne çıkışı oldukça dik bir rampa. Bu rampalarda aracınızın gücüne kuvvetine güveneceksiniz. Bunun dışında bütün yollar asfalt ve patinaj sıkıntısı yaşanacak herhangi bir durum yer yok. Trilye ve Eşkel arasında yol oldukça dar ve dikkatli yol almak gerekir. Ama gidilir.
İşte böyle siz de en kısa zamanda buraya bir gezi planlayın. Dinlendirici olacaktır.
Mudanya’dan selamlar…
Bursa’da daha önceki gezimizde yetiştiremediğimiz Kültürpark’ı ve altıparmak bölgesini gezdik.

Gerçekten bu şehre yeşil Bursa denmesi boşa değil. Şehrin göbeğindeki bu derin yeşillik dinlendirici alanı mutlaka görmelisiniz.









Altıparmak meydanındaki küçük parka Bursa’ya turist olarak gelen araplar burada vakit geçirmeyi sevdiği ve beyaz kıyafetleriyle parkta boy gösterdiği için arap parkı da denmiştir.
Bunun dışında kent meydanı avm ve mernos parkı’nı gezdik. Çarşamba ve altıparmak semtlerinin bir çeşit yabancılaşma içinde olduğunu üzelerek gördüm. Sokakaralarında Türkçe okuyan birinin mağazaları anlaması mümkün değil.


Bugünkü Bursa gezimiz de bu kadardı. Bizimle gezdiğiniz için teşekkürler.
Bu arada bugün tanıttığımız yerleri de misi kamp alaninda karavaninizi birakıp otobüsle şehiriçi ulaşıma bağlantı yaparak gezebilirsiniz…
Gelin gelin… Bu yaz Bursa’ya gelin…
Burası için tek bir kelime kullanmak gerekirse muhteşem demeliyim. Burası mutlaka karavancıyım diyen her türk vatandaşı tarafından görülmeli…







Elbette kamp yeri hem doğal güzelliğiyle hem de toplu etkinlikler için önemli bir alternatif olmasıyla Türk kamp ve karavancılığı için çok güzel. Yazın daha iyi olmasını umuyorum. Ancak belediye gerekirse ücret belirlemeli ama mutlaka kampta bir sorumlu, bir muhattap olmalı.
Şimdilik bu muhteşem yerle ilgili yazacaklarım bu kadar.