Evet. 8 Gün kadar İzmir’de kaldıktan sonra Pir-i nin 38 gün önce çıktığı bu yolculuğu sonlandırması ve Ankara’ya gelmesi gerekiyordu.
550 km lik bu yol oldukça uzun sürdü. Yolda Kula’yakınlarında, Uşak’a yaklaşırken, Uşak-Afyon arasında Dumlupınar geçidi rampalari, Afyon çıkışında köroğlu beli rampalari var. Yani epeyce bir rampa var idi.
Garip in motor 1500 cc olduğu için ruhsat ve teknik belgesi karavanı çekmek için yeterli olsa da yolda özellikle rampalarda epey bir yavaşladık.
Yolda sürüş karakteristiğimiz bir tır gibiydi. Böyle olunca 550 km lik yolu iki gece konaklayarak tamamladık. Ama çok zorlasaydık bu yolu iki günde de alırdık belki…
İlk konaklamayı Kula’da opette aşağı yukari 150 km de yaptık.
İkinci konaklamayı Ankara’ya 140 km kala Sivrihisar Opette yaptık.
Sivrihisar opette gece uyandığımda yanımda üç tane de Tır vardı. Burada oldukça rahat ettim. Opet çok iyi bir firma ve genelde karavancı dostular. Yakıtlarimı da hep opet veya shell’den alırım.
Sivrihisar Opette küçük bir restoran var. Bu restoranda pide tarzi yiyecekler yiyebilirsiniz. Benim ekmeğim yoktu onlara lavaş yaptırdım. Sonra kendi karavanımda pişirip yedim.
Yukaridaki fotoğraf Dumlupınar geçidini aştıktan sonra bir yakıt molasından… Dumlupınar rampalarında yol çalışmasi vardi ve yol tek şeride düşürülmüştü. Bir surü tır ve kamyonla beraber rampayı birinci vitesle çok küçük devirlerle çıkmak zorunda kaldım. Aracımdaki ekstra fana rağmen hararet epey yükseldi. Aracınızda soğutma için ekstra önlem mutlaka alın bu yollara çıkmadan…
Son gün yolda Ankara sınırında yukardaki hatıra fotoğrafını çekip arkadaşlarımla paylaştım. Tam 38 gün süren yolculuk artık sona yaklaşmıştı…
Ankara’ya gelince Önce Pir-i yi evine yerleştiriyorum. İçindeki eşyaları aldım. Detaylı bir temizlik henüz yapamıyorum. Pir-i de 38 gün geçirmeme rağmen içinden 30 kilo özel eşyam çıkmadı. Bir karavancı için büyük başarı bence…
Yeni yolculuklarda buluşmak dileği ile…